Sekoya ağaçları, dünyanın en büyük ve en uzun yaşayan ağaçlarıdır. Boyları 100 metreye kadar ulaşabilmektedir. Çapları 8-10 metreye kadar genişleyebilmektedir. 3000 yıl yaşayan sekoya ağaçları tespit edilmiştir. Anavatanları Kuzey Amerika’dır.

Bundan tam üç bin yıl önce, küçücük bir tohum düşmüştü toprağa. Tek başınaydı tohum. Yok olmak üzereydi. Kar yağdı üşüdü, yağmur yağdı ıslandı. En sonunda toprak acıdı tohumun haline. Aldı onu bağrına. Tohum kavuştu rahata. Artık kış zarar veremezdi ona. Uyudu uyudu…

Bahar gelmişti ormana. Tohum uyanmıştı derin  uykudan. Duramıyordu yerinde. İçi içine sığmıyordu. Biran önce çıkıp bakmak istiyordu gökyüzüne. En sonunda çatladı tohumun kabuğu. Çıktı bir filiz tohumdan. Toprağa değdi bir ucu, kök oldu. Ormana açıldı diğer ucu, fidan oldu. Artık hazırdı serpilmeye, göklere erişmeye. Babası, atası gibi…
Büyümüştü küçük tohum. Tam bin yaşındaydı artık. Kocaman bir ağaç olmuştu. Bir ucu yerin 7 kat altında, diğer ucu yerin 15 kat üstünde; tam 80 metre. Bazen çocuklar gelirdi ağaçla oynamaya. 20 çocuk kol kola vererek zor sararlardı ağacı. Ama ağaç, görünce çocukları çok sevinirdi. Keşke her gün gelseler diye dua ederdi.

Artık yaşlanmıştı ağaç. Üç bin yıl yaşamış, büyük hadiseler görmüştü. Çin Seddi’nin inşası, Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) doğumu, İstanbul’un Fethi, çağların kapanıp-yeniçağların açılışı ve bunlar gibi dünyayı değiştiren büyük hadiselere şahitlik etmişti. Onun hayatında nice devletler kurulmuş, niceleri ise yıkılmıştı. O ise dünyanın en büyük  ağacı olmakla hiçbir zaman övünmemişti. Çünkü kendinden daha büyüğün olduğunu biliyordu. İşte, dünyanın en büyük ve en uzun yaşayan ağacı; sekoyanın hikâyesi…